-Susar yüreğim çok şey anlatır konuşanlardan;
-Yalnızlıktan titremelerimi anlatır ayaza bürünmüş gecelerde bomboş sokaklardan yalnızlığın şarkısını
fısıldayan rüzgardaneflatun sabahlarda siyaha karışmış güneşin hüznünde
en hırçın rüzgara bile dayanma kudreti olan çınar ağaçlarının dallarına tutunmaya çalışır
sevgiye muhtaç kalbim,
avuçalarında soldurmadan yaşatabilecek bir yüreği ara gözlerim sokakata dilenen dilenciden
sevgi dilenir
ürkek gözlerle yalnızlıktan korkmalarını haykıran bir bebek saflığında deliye inat! sessizliğe inat!
maviye akan hıçkırmalarımı anlatır karşı dağlarla sevişen bulutlardan gökyüzünün yeşilinden
ay ışığında yakamozların mırıldandığı sözcükler gelir
beynimin içinde varmı yokmu belli olmayan akıl denen
et parçasından gözlerime yansıyan bir film gelir eskiden kalma siyah beyaz,
hayalimdeki perdenin ardından yaşam diye
yaşayamadığım hayallerim yaşadığımı zannettiğim dünyaya:
-Ağlamayan hep gülümseyen, titremeyen hep sevginin sıcaklığını hisseden bir ERKAN!.
Başrolde ben yazan ve yöneten ben izleyen yine ben...